9 dk okuma süresi
Image
27 Mar '23

Eğitici Bilişim Öğretmeni Eşref Kart

Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğünde Eğitici Bilişim Teknolojileri Formatör Öğretmeni Fatih Projesi Eğitmeni olarak görev yapmakta olan, Pardus dönüşümüne büyük katkıları olan Eşref Kart öğretmenimizle Antalya ve çevre İllerde MEB’e bağlı okullardaki Pardus Dönüşüm çalışmalarını ve deneyimlerinin katkılarını konuştuk.
Image
Paylaş

Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğünde Eğitici Bilişim Teknolojileri Formatör Öğretmeni Fatih Projesi Eğitmeni olarak görev yapmakta olan, Pardus dönüşümüne büyük katkıları olan Eşref Kart öğretmenimizle Antalya ve çevre İllerde MEB’e bağlı okullardaki Pardus Dönüşüm çalışmalarını ve deneyimlerinin katkılarını konuştuk.

Eşref Bey, okuyucularımıza kendinizi tanıtır mısınız?

1972 yılında Ankara’nın Haymana ilçesinde doğdum. 1994 yılından Milli Eğitim Bakanlığında öğretmenlik görevine başladım. 2007 yılından bugüne Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğünde Eğitici Bilişim Teknolojileri Formatör Öğretmeni Fatih Projesi Eğitmeni olarak görev yapmaktayım.

Antalya ile Pardus ETAP dönüşümünde öncü illerimizden. Pardus’un okullardaki kullanımının artmasına yönelik emekleriniz çok büyük. Şu anda okullarınızda Pardus ve ETAP kullanım durumu nedir?

Okullarımızda ETAP kullanım durumumuz, yola çıktığımız zamandan bugüne artarak devam etmektedir. Aslında amaç olarak sadece okullarımızda bulunan tahtalarda ETAP kullanımı olarak bakmıyoruz. Genel olarak Pardus işletim sistemini neden kullanmalıyız ve nasıl kullanabiliriz amacındayız. An itibari ile İlçe müdürlüklerimizde ve okullarımızda pilot olarak gönüllü personellerimiz ile Pardus masaüstü bilgisayarlarda testlerimiz devam etmektedir. Başka işletim sistemlerine bağımlı yazılımların çözümleri bulmak veya bu yazılımların alternatiflerini tespit etmek ve bilgisayar donanımlarının yazılımlarında yaşayabileceğimiz sorunları görmek ilk hedefimiz.

Pardus Dönüşümü sırasında karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdi? Bunları nasıl aştınız?

Pek çok zorluk varmış gibi görünse de bilgi, zaman, irade ve iletişim ile bu zorluklar aşılabiliyor. 2015 yılında ilk adımı attığımız pilot okulumuzda şube müdürümüz Recep YILDIZ ile hayallerimizi paylaştıktan sonra İl Milli Eğitim Müdürlerimiz örnek bir irade göstererek yolumuzu açtılar. O yıldan bu yana öncelikle İl Müdürlerimiz, Şube Müdürlerimiz, Okul yöneticilerimiz, Bilişim öğretmenlerimiz, öğretmen ve diğer personellerimiz hatta öğrencilerimiz bile bu yolda iradelerini ortaya koydular. 6 yılda ulaştığımız nokta, aslında 10 yıllık bir hedefimizdi. Uzun bir zaman dilimi gibi göründüğünden motivasyonu sürekli yukarıda tutmak bir sorun gibi görünüyordu.

Bunların yanında insanların sürekli kullandıkları bir sistem var ve bilmedikleri bir sistemi kullanmaya davet ediyorsunuz. Etrafınızda Pardus işletim sistemini bilen ve kullanan çok az insan var. Bir farkındalık oluşturmaya ihtiyaç vardı. Bir ihtiyaç analizi çıkarıp kendinize göre üç eğitim programı oluşturmanız gerekiyor. Bu programlardan biri eğitici eğitimi programı, diğeri eğiticilerin öğretmenlere vereceği ETAP eğitimi programı, son olarakta masaüstü bilgisayarlar için personel eğitim programı.

Aslında tüm zorlukların çözüm noktası “neden Pardus” sorusunun cevabı idi. Kendimizce cevapladığımız bu soru ve cevabı, kaygılarımızı, hedeflerimizi kiminle paylaşırsak paylaşalım paylaştığımız anda olumlu geri bildirimler aldık. Neden insanlarımıza “bu vatanın asil evlatları” diye seslendiklerini bir kez daha anlıyorum. Bir sorunu duyduğumuz anda yazı veya telefon yerine doğrudan kişilerle yüz yüze iletişim kurmayı tercih ettik. Sorunun kaynağını yerinde görmek ve çözmek, muhataplarımıza ihtiyaç duydukları özgüveni sağlamak için ilk çözümümüz, doğrudan yüz yüze iletişim oldu. Bakanlığımız çalışanları ile de süreç içerisinde yaşadığımız problemi yüz yüze iletişim ile çözdük. Bugün tüm etkileşimli tahtaların Pardus ETAP ile gelmesi, belki de bu iletişim yöntemi sayesinde gerçekleşti.

Dönüşüm sırasında öğretmenlerin ve öğrencilerin tutumları nasıldı? Ön yargıları kırmak için neler yaptınız?

Ulaşabildiğimiz öğretmen arkadaşlarımıza “neden Pardus” sorusunun cevabını paylaştığımızda, ulusal kaygılarımızı, hedeflerimizi anlattığımızda ön yargılar bir anda yok oluyordu. Bunun üzerine “her zaman buradayız, her zaman yanınızdayız” mesajını alan öğretmen arkadaşlarımız, özgüven sorunu da yaşamayacağını anlayınca süreç hızlanıyordu. Burada beraber çalıştığım Fatih Projesi Eğitmeni arkadaşlarım ile okullarımızda görev yapan Bilişim Teknolojileri Rehber öğretmen arkadaşlarımın hakkını teslim etmek gerek. Çok fazla özveride bulundular, kendilerine ayırdıkları bütçelerinden, sevdiklerine ayıracakları zamanlardan feragat ettiler. Onlar olmasaydı geldiğimiz noktada olamazdık diye düşünüyorum. Dönüm noktalarımızdan biri de TUBİTAK ULAKBİM tarafında Şenol ALDIBAŞ hocamızla tanışmaktı. Benimle tanışmadan önce derdi az olan kendi halinde biriydi. Derdimizle dertlenince, gecesi gündüzü birbirine karışan saçı sakalı ağarmaya başlayan dert küpü birine çevirdik. Kendisine minnet borcum bakidir.

Pardus, öğrencilerimizin hoşuna gitmişti. Öğrenci tarafında bir sorun görünmüyordu. Ancak öğretmenlerimiz yardımcı kaynak olarak işletim sistemine bağımlı ürünlerden faydalanıyordu. Bu yüzden ilk pilot okulumuzda çift işletim sistemi kullandık. Sonrasında Manavgat, pilot ilçemiz oldu. Kumluca ilçemizden de 10 okul eklendi. Buralarda tek işletim sistemi kullandık. Bir anket çalışması yaparak istatistiklerimizi yönetim ile paylaştık. Geri bildirimlerde ihtiyaç olarak gördüğümüz işletim sistemine bağımlı ürünleri ekip arkadaşlarımız Hayrettin BOZDAĞ ve Ramazan ANDIRICI ile birlikte Pardus ETAP üzerinde çalıştırılabilir hale getirince İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve Valiliğimizin destekleri ile tüm ilde Pardus ETAP göçünü başlattık. En üst yönetim kademesinden en alt yönetim kademesine kadar “neden Pardus” sorusunun cevabını paylaşmamız önemliydi. Okul yönetimlerimiz burada çok önemli adımlar attı. Onların hakkı nasıl ödenir bilemiyorum. Bizlerin ulaşamadığı öğretmen arkadaşlarımıza okul yöneticilerimizin “neden Pardus” felsefesini iletmeleri büyük bir irade göstergesi bence. Öğretmenlerimizin de hakkını teslim etmek gerek. Sonuçta sınıf içerisinde olan, görevini layıkıyla yapan onlar. Pardusu kullanmak istemese idi kimse zorla kullandıramazdı. Onlarda önemli bir irade ortaya koydular. Zaman zaman öğretmenlerimizden Pardus ETAP üzerinde şu araç olsaydı bu araç olsaydı gibi talepler de geliyordu. Neyseki çok şanslı bir ilde çalışıyorum. En başta Bayram KARAHAN öğretmenim olmak üzere bilişim teknolojileri öğretmenlerimiz ihtiyaç duyduğumuz çözümleri kısa sürede gerçekleştiriyorlar. Kendilerine şükran borçluyuz.

Öğretmenlerimizin şu anda Pardus’a bakış açıları nasıldır?

Projeye başladığımızda görev yapan öğretmen arkadaşlarımız ile bir sorun yok ama atama yolu ile farklı illerden gelen veya yeni göreve başlayan öğretmenlerimizin sorun yaşadıklarına zaman zaman şahit oluyoruz. Maalesef pandemi ile birlikte yüz yüze eğitim veya yüz yüze iletişim eskisi gibi olmayınca, herkesin iş yükünün de sürekli artması bir de etkileşimli tahtaların marka ve modellerinden dolayı farklı ETAP versiyonlarının kullanılması nedenleriyle süreç yavaşlıyor. Bunlar zaman içerisinde çözülebilecek konular. Diğer işletim sistemleri ile karşılaştırdığımızda Pardus henüz bir bebek ama hızlı büyüyen bir bebek. Biraz daha zamana ihtiyaç var görünüyor.

Öğrencilerin Pardus’a yaklaşımları nasıldır?

En problemsiz, en keyifli taraf öğrencilerimiz olsa gerek. Gerek internet üzerinden, gerekse doğrudan bizlere ulaşarak bilgi alan, destek vermek isteyen öğrenci sayımız çok çok fazla. Onları görünce gelecekten umudum daha da artıyor. Özellikle eğitim programlarının içeriğinin Pardus yönünde değiştirilmesi ile ilgili çok fazla talep var. Tabi öğrencilerimizin bu durumda olduğunu gördükçe bizlerin, yönetici ve öğretmen arkadaşlarımızın Pardus konusunda işlerini ciddi yaptıkları da ortaya çıkıyor

Pardus dönüşümünü henüz gerçekleştirmemiş illerimiz için önerileriniz nelerdir?

Öncelikle “neden Pardus” felsefesini anlamaları ve anlatmaları gerekiyor. Coğrafya olarak üç kıta arasında kritik bir konumda bulunan bir ülkeyiz. Her an her türlü tehdide hazır olmamız gerekiyor. Hazırlık için farkındalık oluşturmamız, devrim sembolleri çıkarmamıza ihtiyacımız var. Pardus bu haliyle bile çok güzel sembollerden biri. Bu sembole sahip çıkmak, çalışmak, kararlılık ve süreklilik göstermek gerekiyor. Bunun ötesi zaten teknik konular. Teknik konular zamanla bir şekilde çözülüyor. Bana göre şu an bir “dijital Milli Mücadelenin” içerisindeyiz. Başarılı olursak gelecek kuşağın bizleri minnetle anacağına kesinlikle inanıyorum. Umarım üniversitelerin öğretmenlik programına da Pardus ve felsefesi eklenir. Yazılacak o kadar çok şey varki sayfalara sığmayacak belki. Sayenizde meramımı özetlemeye çalıştım. TUBİTAK ailesine, Pardus ailesine, Milli Eğitim Bakanlığımızın en tepe noktasından en küçük kurumumuzun yönetici ve çalışanlarına, öğretmenlerimize, öğrencilerimize, velilerimize ve bu yola baş koymuş gönül vermiş herkese teşekkür eder, şükranlarımı sunarım.

Etiketler:
[wpdiscuz_comments]